Tayland, Asya-Çin ve Hint kültürünü özümsemiş.. Bu gün kullanılan Thai kelimeleri Pali, Sanskrit, Khmer, Malay, İngilizce ve Çinceden türemiş.. İnanılmaz güzellikte eserler mevcut bu ülkede.. Gezdiği her yerde bu güzelliklere hayran kalıyor insan.. Bu ülkeye has, suya dayanıklı bir ağaç olan tik ağacından yapılan el oyması eşyaları izlerken adeta büyüleniyor kişiler.. Öylesine güzel ki.. Her biri bir sanat eseri ve emek karşılığı..

Tayland mutfağı çok zengin ve değişik.. 24 saat hemen heryer açık.. Bu ülkede aç kalmak mümkün değil.. Dünyanın her köşesine hitab edecek yemek çeşitleri mevcut.. Fiyatları da oldukça uygun.. Ancak tuz bulmak o kadar kolay değil.. Bunun yerine soya sosu kullanmak durumundasınız.. Tayland deniz ürünleri ve tropik meyveler ülkesi... Deniz ürünleri, restoranın market bölümünden satın alınıyor, garsonlara pişirme tarzı hakkında bilgi veriliyor.. 15 dakika sonra muhteşem bir ziyafet sofrası müşteri için hazırlanıyor.. Turistlere kapalı şise suyu içmeleri öneriliyor..

Bangkok, Thai dilinde Krung Thep yani "Melekler Şehri" anlamında.. 1782 yılında Kral Rama I tarafından Siam Krallığı’nın başkenti olarak kurulmuş.. Doğu-Batı sentezinde hem tarihi hem de son derecede modern bir kent.. Pek çok sayıda, muhteşem mimariye sahip Budhha mabetleri bu kenti süslemekte.. Bu arada "Yüzen Çarşı", kanallardan gidilebilen bir pazar yeri.. Buraya giderken görülen, Bangkok'un kanallar üzerinde, halkın bir kısmının yaşadığı yaşam alanları bir hayli şaşırtıcı.. Çünkü buradaki halk su ihtiyacını bu kanallardan karşılamakta.. Son derecede sağlıksız bir görünüm.. Timsah çiftliklerinde yapılan çeşitli tehlikeli gösteriler izlenmeğe değer.. Ayrıca "Gül Bahçesi" denilen yerde kültürel gösteriler yapılmakta.. Fil gösterileri ise gerçekten çok hoş.. Filler bu ülke için çok önemli.. Bangkok'un içinden geçen "Chao Phraya" nehri üzerinde büyük kayıklarla tropikal meyvelerin ikram edildiği bir gezide şehri görmek doyulmaz bir keyif.. Dünyaca meşhur "Patpong Gece Pazarı" ise Bangkok'un ayrı bir dünyası.. Yollar ve ulaşım yoğun trafiğe rağmen mükemmel..
En büyük adaları "Phuket", "Samui" ve "Chang" ... Ülkenin doğu kıyısında "Pattaya" bulunmakta... Bangkok'dan karayolu ile 2,5 saatte gidilen Pattaya için, su sporları, yüzme ve eğlence merkezi denilebilir.. Oldukça küçük bir yer.. gaylerin sergilediği "Alcazar Show" turistlerin mutlaka uğradıkları bir gösteri... Aslında son derecede sanatsal bir gösteri.. Pattaya'ya gelip de Thai masajı yaptırmadan dönen çok az kişi vardır sanırım.. İki saat süren ve genç Thai kızları tarafından uygulanan bu masaj insani öyle rahatlatıyor ki.. Yeniden doğmuş gibi hissediliyor.. Burada rahatlıkla alışveriş edilebiliyor.. Ancak mutlaka iyi bir pazarlık gerekiyor.. Bir malı, teklif edilen fiyatın yarısına almak mümkün.. Bu arada çantalara da aşırı dikkat şart.. Pattaya'da gece hayati her zevke hitab edecek kadar renkli.. Bir bakıma seks turizmi ağırlıklı.. Deniz meraklıları için Kho Larn yani "Mercan Adası" bulunmaz bir yer..
Tayland'da gündelikçi terzi dükkanları çok yaygın.. Burada kumaşı seçip bir gün içerisinde elbise diktirmek mümkün... Hem de çok uygun fiyatla.. Çok büyük mücevher mağazaları var.. Kuartz ağırlıklı mücevherleri burada bir arada görebilir insanlar.. Özellikle safir, zümrüt, yakut, ametist, opal, topaz, yeşim turistlerin tercihi..

Tayland için anlatılacak o kadar çok şey var ki.. Gelenekleri, Budhha'ya olan inançları ve kültürleri ile çok özel ve gizemli bir ülke.. Ne yazık ki buraya giden turistler ya alışveriş veya yalnızca seks amaçlı oluyor.. Bu ise Tayland’ı doğru biçimde aktarmıyor.. Oysa her ülke tarihi, gelenekleri, doğası ile vardır ve yanlış izlenimleri asla hak etmemektedir..